İngiltere’nin öncülüğünde 28 ülke, Gazze’de sivillere yönelik şiddetin son bulması ve savaşın derhal sona ermesi çağrısında bulundu. Ortak bildiride, İsrail’in insani yardım stratejisinin Gazze halkını çaresizliğe sürüklediği ve yardım arayan sivillerin öldürülmesinin “insanlık dışı” bir tabloya yol açtığı belirtildi. Açıklamada, “Gıda ve su peşindeki sivillerin hayatını kaybetmesi vicdanları yaralıyor” denildi.

İmzacı ülkeler arasında İngiltere, Fransa, Kanada, Avustralya, Japonya, İtalya, İsviçre ve Yeni Zelanda gibi Batılı müttefikler yer aldı. Metinde, İsrail’in Refah’a taşımayı planladığı ‘insani şehir’ projesi de uluslararası hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle reddedildi. Açıklamada, “Yavaşlatılmış yardım akışı ve kontrol altındaki dağıtım, krizi derinleştiriyor. Gıda kuyruğundaki çocukların vurulması kabul edilemez” ifadeleri yer aldı.

İngiltere Dışişleri Bakanı David Lammy, Avam Kamarası’nda yaptığı konuşmada Gazze’deki manzarayı “bir dehşet galerisi” olarak tanımladı. Lammy, “Açlık içindeki çocukların bomba altında kalması hiçbir gerekçeyle açıklanamaz” diyerek İsrail’e eleştiri yöneltti. Aynı zamanda 40 milyon sterlin ek insani yardım sözü verdi.

Açıklamaya Hamas olumlu yaklaşırken, İsrail yönetiminden sert tepkiler geldi. İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Sa’ar, bildiriyi imzalayan ülkelere sosyal medya platformu X üzerinden yanıt vererek, “Eğer Hamas sizi alkışlıyorsa, yanlış taraftasınız” dedi. Sa’ar ayrıca, bu tutumun Hamas’ı cesaretlendirdiğini ve ateşkes sürecini zora soktuğunu öne sürdü.

ABD’nin İsrail Büyükelçisi Mike Huckabee ise bildiriyi alıntılayarak, “Hamas gibi bir örgütle aynı safta durmak ve sivillerin hayatını korumaya çalışan İsrail’i suçlamak utanç verici” ifadelerini kullandı.

Gazze Sağlık Bakanlığı, son günlerde yardım bekleyen en az 100 sivilin öldüğünü, 19 kişininse açlık nedeniyle yaşamını yitirdiğini açıkladı. 11 haftadır ciddi insani abluka altındaki bölgede, İsrail’in kısmi yardım izni vermesine rağmen, yardımlar Birleşmiş Milletler değil, İsrail ve ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı (GHF) aracılığıyla ulaştırılıyor.

GHF kapsamında yardımlar İsrail askerî bölgelerinden, ABD’li özel güvenlik şirketleri eşliğinde dağıtılıyor. İsrail bu modeli, yardımların Hamas tarafından kullanılmasını önlemek için gerekli bulurken, BM sistemin güvenlik risklerini artırdığını ve sivil ölümlerine yol açtığını savunuyor.