Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Türkiye'nin "Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda attığı adımları değerlendiren Erdoğan, “Biz terörsüz bir geleceği inşa etmekte kararlıyız. Süreci sekteye uğratacak her türlü girişime karşı teyakkuzdayız” dedi. Erdoğan, silah bırakma görüşmelerinin son aşamada olduğunu ve Meclis zemininde ilerleme kaydedileceğini belirtti.

Bölgesel gelişmelere de değinen Erdoğan, Suriye’deki ateşkes sürecine ilişkin Şam yönetiminin Süveyda’da 2.500 kişilik bir güçle kontrol sağladığını, Dürzilerle uzlaşının olumlu bir hava yarattığını söyledi. İsrail’in müdahalelerini "istikrarı bozma çabası" olarak nitelendiren Erdoğan, “İsrail bütünleşmiş bir Suriye istemiyor, provokasyonlarını bu yüzden sürdürüyor” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, Kıbrıs konusunda da net mesajlar verdi. İki devletli çözümden taviz verilmeyeceğini belirten Erdoğan, “Güney Kıbrıs'ı tanımıyoruz. Türkiye'nin garantörlüğü tartışmaya açık değildir” dedi. Güney Kıbrıs lideriyle görüşme ihtimalinin olmadığını da ekledi.

Suriyeli mültecilerin gönüllü geri dönüşlerinin başladığını belirten Erdoğan, “Suriye toparlandıkça bu dönüşler artacak. Biz bu süreci destekleyeceğiz” dedi.

Türkiye’nin savunma sanayii projelerine de değinen Erdoğan, KAAN, AKINCI ve TCG ANADOLU gibi atılımların tam bağımsızlık vizyonunun parçası olduğunu söyledi. İspanya ile yeni uçak gemisi projesi üzerinde görüşmeler yürütüldüğünü ve İngiltere ile Almanya’dan olumlu jet uçağı sinyalleri alındığını açıkladı.

Gazze’deki trajediye değinen Erdoğan, İsrail’i “gözü dönmüş bir canavar” olarak tanımladı ve ateşkes için uluslararası desteğin önemine dikkat çekti. LGS başarıları üzerinden imam hatip okullarına yönelik eleştirilere ise sert tepki gösteren Erdoğan, “Bu çocuklar bileklerinin hakkıyla başarılı oldular. Onlara yönelik karalama kampanyası, imam hatip düşmanlığından başka bir şey değildir” dedi.

Sınav güvenliği konusunda Türkiye’nin dünya çapında güven verdiğini vurgulayan Erdoğan, “Çocuklarımızın emeğine saygı duymayan herkes açıkça özür dilemelidir. Aksi halde müfteri olarak anılacaklardır” dedi.