Hüzün Yücel tarafından 04.11.2025 12:00 tarihinde yayınlandı.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), 9 Ağustos–27 Eylül 2025 arasındaki dokuz bölge toplantısını başarıyla tamamladığını ve saha çalışmasını “nefes alır gibi” sürdüreceğini ilan etti. Parti metninde, siyasi faaliyetin “adanmış yüreklerle” yürütüldüğü ve siyasetin öznesinin insan, nesnesinin devlet olduğu vurgulandı.

MHP açıklamasında, 24 Ekim’den itibaren başlayan “hayırlı günler, komşum ziyaretleri” ile halkın nabzının tutulduğu; köylere kadar ulaşılacağı, ev ve işyeri ziyaretleriyle dertlerin dinleneceği bildirildi. Parti, Cumhur İttifakı’nın hedeflerini anlatma ve sorunlara çözüm üretme taahhüdünü yineledi.

Parti metninde dış politika ve insan hakları vurgusu da öne çıktı. MHP, Sudan’da sivillere yönelik vahim muameleleri kınayarak “Sudan’da işlenen insanlık suçlarını dram” olarak nitelendirdi. Ayrıca Gazze bağlamında da İsrail’in saldırılarını sert sözlerle eleştiren açıklamada, ABD Başkanı ve bazı temsilcilerinin söylemlerine yönelik tepki yer aldı.

Açıklamada, Türkiye’nin hem bölgesel hem küresel baskılara karşı alternatif planlarla hareket ettiği; Türkiye’nin hak ve menfaatlerini savunma kararlılığının sürdüğü ifade edildi. ABD Ankara Büyükelçisi Tom Barrack’ın bazı yorumlarına da sert eleştiriler getirildi.

MHP, terörle mücadele ve “Terörsüz Türkiye” hedefine ilişkin de mesaj verdi. Meclis’te kurulan komisyonun çalışmalarını olumlu bulduklarını belirten parti, İmralı’ya giderek Öcalan’ı dinleme önerisini desteklediğini ve böyle bir heyete katılmaya hazır olduğunu açıkladı. Parti, terörle mücadelede kararlılığını vurgularken, “fitne ve fesada” karşı uyarıda bulundu.

Açıklamanın vurguladığı bir diğer nokta da parti içi dayanışma ve birlik mesajıydı. MHP, Cumhur İttifakı’na yönelik “çatlak” iddialarını reddetti; ittifakın kararlılıkla yoluna devam edeceğini duyurdu. Anıtkabir ve resepsiyon tartışmalarına da değinilen metinde, bazı eleştirilerin çifte standart taşıdığı savunuldu.

Parti, söylemini “milletin haysiyeti” ve “birlik-berekete” odaklayarak sürdürdü; siyasi mücadeleyi “zehirle değil balın peşinde” olmak şeklinde özetledi. Metin, MHP’nin hem iç siyasette hem dış politikada güçlü duruşunu koruma ve tabanla doğrudan temasla sorunları çözme stratejisini ortaya koydu.

Benzer İçerikler

Velonga Haber Yazılımı ile hazırlanmıştır.